MAKALE │Arş. Gör. Dr. EMİNE SİCİM KAPLAN*

22 Nisan 2020 Çarşamba

NANYŌ’NUN JAPON EDEBİYATI’NDAKİ YERİ


Japonya’nın güneyi ile olan teması oldukça eski zamanlara kadar dayanmaktadır. Güney olarak ifade edilen yerler; Güneydoğu Asya ve Pasifik Bölgesi olup, Japonya’da her iki yeri ifade etmek için 1945 yılı öncesine kadar Türkçe’ye Güney Asya olarak çevirebileceğimiz Nanyō (南洋) terimi kullanılmıştır. Günümüzde kullanılmayan bu terim, Edo Dönemi’nin sonlarında ortaya çıkmış, Meiji, Taishō ve Shōwa Dönemlerinde de kullanılmaya devam edilmiştir. 

Japonya’nın Nanyō ile ilk temasları gemi kazaları sonucu yaşanmıştır. Nanyō’dan gelen gemiler, Japonya kıyılarına sürüklenmiş ya da Japon gemileri Nanyō kıyılarına sürüklenmiştir. Bu konu ile ilgili olarak Nihon Kōki (
日本後記) ’de Japon kıyılarına sürüklenen bir gemi ile ilgili dillerini ve nereli olduklarını anlamadıklarını, ancak Konronlu  olduklarını tahmin ettiklerine dair ifadelere yer verilmiştir. Japonların eski zamanlarda Nanyō ile bağlantı kurduğunu, Heian Dönemi’nde yazılan Murasaki Shikibu’nun Genji Monogatari (源氏物語) ve Sei Şonagon’un Makura no Sōshi (枕草子) adlı eserlerde de görmek mümkündür. Bu eserlerde Çin’den çeşitli ürünlerin Japonya’ya girdiği yazmaktadır. Oysa o dönemde bu ürünler, Çin’den değil, güneyden gelmektedir. Bu konuda Arapların rolü büyüktür. Araplar, Doğu Pazarının ticaret hakkını ele geçirip, Çin’e ihracat yapmışlar ve bu sayede Arapların getirdiği ürünler, Çin aracılığı ile Japonya’ya girmiştir. Bundan dolayı Japon toplumu bu ürünleri Çin’in ürünleri zannetmiş, sevdikleri, kullandıkları ürünlerin birçoğunun Nanyō’ya ait ürünler olduğunun farkına bile varmamışlardır. Öyle ki bunları Çin ürünleri (Karamono) (唐物) olarak adlandırmışlardır. Bu durum da Japonların dolaylı yoldan güneyi ile ilişki kurduğunun göstergesidir. 

Japonya’nın Nanyō ile Sakoku Dönemi’ne kadar devam etmiştir. Ancak bu dönemde Japonya’nın dış dünya ile bağını kopartmasından dolayı Nanyō ile olan teması da tamamen kesilmiştir. Sakoku Dönemi’nde Japonlar, bu bölge ile ilgili bilgileri Hollandalıların getirdikleri yazılı raporlardan, Hollandalı ve Çinli tüccarlardan elde etmişlerdir. Bunun yanı sıra Japonya’nın yabancı ülkeler ile diplomatik ilişkilerinin anlatıldığı eserler içerisinde Nanyō ile ilgili kısımlar yer almıştır. 1708 yılında yayımlanan Nishikawa Joken’in (西川如見) (1648 – 1724) 5 ciltten oluşan Zōho Kai Tsūshōkō (増補華夷通商考) adlı eseri, 12 araştırmacı tarafından 1853 yılında tamamlanan Tokugawa Shogunluğunun dış ülkeler ile ilişkilerini içeren 250 ciltten oluşan Tsūkō Ichiran (通航一覧) adlı derleme çalışması ve 1715 – 1725 yılları arasında Arai Hakuseki (新井白石) (1657 – 1725) tarafından 3 cilt olmak üzere yazılan Seiyō Kibun (西洋紀聞) bu eserlerden bazılarıdır. 

Sakoku Dönemi’nin sona ermesi ve Japonya’nın kapılarını dış dünyaya açmasıyla beraber Nanyō ile olan ilişkiler de yeniden başlamıştır. Özellikle 1868’de başlayan Meiji Dönemi’nin ilk yıllarında Japonya’dan Nanyō’ya göç edenler olmuştur. İlk gidenler hayat kadını olarak tabir edebileceğimiz Karayukisanlardır. Daha sonra Meiji Restorasyonu ve Japonya’nın yüzünü Batıya dönmesi ile efendisiz kalan Samuraylar, küçük tüccarlar, çiftçiler, balıkçılar ve işçi kesim gibi maddi durumları kötü olan kişiler de Nanyō’ya göç etmişlerdir. Bu dönemde Japonların Nanyō’ya olan ilgisi Nanshinseisaku’ya (
南進政策) dönüşmüştür. Nanshinseisaku, Japonya’nın güneye ilerleme siyasetidir. Japon hükümeti, Nanshinseisaku’yu 1936 yılında resmi siyaseti olarak benimsediğini duyurmuş olmasına rağmen bu siyasetin temelleri Meiji Dönemi’ne kadar dayanmaktadır. Nitekim 1874 yılında Tayvan’a asker çıkartılması, 1875 yılında Ogasawara Adalarının ele geçirilmesi, 1879 yılında Ryūkyū Krallığı ortadan kaldırılarak Okinawa adı altında Japonya’nın topraklarına eklenmesi, 1895 yılında da Tayvan’ın işgal edilmesi bu siyasetin birer parçalarıdır. Ayrıca Japonya, Nanshinseisaku’nun etkisiyle I. Dünya Savaşı’ndan sonra Almanya’nın eski sömürgeleri olan Caroline, Marshall ve Mariana Adalarını ele geçirmiş, ardından ele geçirdiği bu yerlerde Nanyōchō’yu (南洋庁) yani Güney Pasifik Mandasını kurmuştur. II. Dünya Savaşı’nda da Güneydoğu Asya bölgesini işgal etmiştir.

Siyasi olayların yanı sıra Japon Edebiyatı’nda Nanshin Edebiyatı’nın başlaması da Meiji Dönemi’ne dayanmaktadır. 1880’lerin sonlarından 1890’lı yılların ortalarına kadar Nanyō ile ilgili siyasi romanlar popüler hale gelmiştir. Nanyō ile ilgili yazılan bu tarz romanlara Nanshin Shōsetsu (南進小説) ya da Kaiyō Shōsetsu (海洋小説) denmiştir.  Bu romanların Nanshin siyasetine büyük etkisinin olduğunu söylemek mümkündür. Suigura Jugō’nun Hankai Monogatari (樊噲物語)(1886), Sudō Nansui’nin Kyokujitsu no Hatafū (旭日の旗風)(1887), Yano Ryūkei’nin Ukishiro Monogatari (浮城物語)(1890), Suehirō Tecchō’nun Nanyō no Daiharan (南洋之大波乱)(1891) Nanyō üzerine yazılan dönemin önemli siyasi romanlarındandır.

Suigura Jugō’nun Hankai Monogatari adlı romanında, Japonya’nın Filipinleri kolonileştirmesi anlatılır. Romana göre, Japonya’nın her yerinden Burakuminler  toplanıp, gönüllü ordu olarak Filipinlere gönderilir. Filipinlerde her geçen gün sayıları artan Japonlar, birlik olurlar ve Filipinleri işgal ederler. Bu dönemde yazılan bir diğer eser olan Sudō Nansui’nin Kyokujitsu no Hatafū adlı eserinde, Japonya’nın Nanyō adalarında Batılılarla savaştıktan sonra bu adaların Japonya’nın toprağı olması işlenir. Dönemin en önemli romanı olarak nitelendirebileceğimiz Yano Ryūkei’in Ukishiro Monogatari adlı romanında, Japonya’nın İngiltere ve Hollanda ile savaşıp, zafer elde ettikten sonra Nanyō’da bulunan adaları kendi yönetimine alması ve ortak refah alanını kurması anlatılır. Suehirō Tecchō’nun Nanyō no Daiharan adlı eserinde de Filipinler işlenir. Eserde, Japonların özgürlük mücadelelerinde Filipinlere yardım etmesi ve bu doğrultuda İspanyollara karşı savaşmaları, Filipinler bağımsızlığını kazandıktan sonra bu yerin Japonya’ya sunulması anlatılır. 

1896 yılının Ağustos ayında Filipinler Devrimi patlak vermiş ve devrimden iki yıl sonra Amerika, İspanya ile çatışmaya girmiştir. İspanya ile savaşan Amerika, Filipinli devrimcilerin bağımsızlık isteklerini reddetmiştir. Bundan dolayı devrimcilerin liderleri Emilio Aguinaldo, bağımsızlıklarını kazanabilmeleri için Japonya’dan askeri destek istemiştir. Bu olay Japon edebiyat dünyasında da kendine genişçe yer edinmiştir. Özellikle devrimle ilgili Japonya’da yayımlanan kitap, roman sayısında artış yaşanmıştır. Aginarudo (アギナウド), Ankokusekai Manira no Yume (暗黒世界まにらの夢), Sabigatana (さびがたな) bu romanlardan en bilinenleridir. 

Meiji Dönemi’nin diğer romanlarından bazıları da: 1887 yılında yazılan Sudō Nansui’nin Hinomihata (旭章旗), Komiyama Tenkō’nun Bōken Kigyō (冒険企業), Hisamatsu Yoshinori’nin Nanmei Iseki (南溟偉蹟) adlı eserleridir. Bu kitaplarda Nanyō’nun nüfus bakımından az olduğu ve oraya ilerlenebileceği üzerinde durulmuştur. Yukarıda da görüldüğü üzere Meiji Dönemi’nin edebiyatçılarının eğilimi saldırgan olup, Nanyō topraklarının Japonya’nın olması için askeri güç kullanılması, Avrupa ile savaşın kaçınılmaz olduğu noktaları üzerinde durmuşlardır. Kısacası bu dönemde yazılan siyasi romanlarda işgal düşüncesi ön plandadır. 

Diğer taraftan Çin-Japon Savaşı’nın başlaması ve Kore’de yaşanan gerginlik ile birlikte dikkatler kuzeye verilmiş ve 1930’lu yıllara kadar edebiyat dünyasında Nanyō ilgi odağı olmamıştır. Özellikle 1936 yılında Japonya’nın güneye ilerlemeyi resmi siyaseti olarak benimsemesinden sonra Nanyō tekrardan edebiyat dünyasında popüler hale gelmiştir. 

Taishō Dönemi’nde Nanyō ile ilgili roman yazılmamış olsa da bu dönemde Nanyō’yu tanıtan ve anlatan çok sayıda eser yayımlanmıştır. Bunlardan biri Shimazu Hisayoshi’nin Nanyōki (南洋記) (1915) adlı eseridir. Eser yazarın gözlemlerinden oluşmakta olup, fotoğrafların da yer aldığı gezi kitabı niteliğindedir. Kitapta günümüzde Okyanusya olarak adlandırılan yerdeki küçük adacıklar (Ponape, Kusai, Saipan, Trok, Jaluit Atol, Angaur) detaylı olarak okuyucuya aktarılmıştır. Bir diğer gezi kitabı da Sano Minoru’nun Nanyō Shotō Junkō-kifu Nanyō Jijō (南洋諸島巡行記  附・南洋事情) (1913) adlı eseridir. Bu eserde de yazar Güneydoğu Asya’ya gerçekleştirdiği seyahatinde edindiği deneyimlerini anlatmıştır. Bir diğer eser Yasuto Kajiwara’nın Tonan Yūki (図南遊記) (1913) adlı kitabıdır. Yasuto, Tayvan’dan başlayarak Hong Kong, Singapur, Cava, Malaya, Hindiçini, Filipinlere kadar gerçekleştirdiği seyahatini aktarmıştır. Dönem içerisinde Nanyō ile ilgili yayımlanan kitap isimlerini çoğaltmak mümkündür. Bu dönemde Nanyō ile ekonomik anlamda ilişkiler yoğunlaştığından, bölgeye Meiji Dönemi’ne oranla daha fazla önem verilmiş, dolayısıyla bölgeyi tanıtan ve anlatan çok sayıda kitap yayımlanmıştır. Öyle ki Nanyō ve Nanshin ile ilgili olarak Meiji Dönemi’nde 34 adet, Taishō Dönemi’nde de 181 adet eser yayımlanmıştır. Bundan dolayı Taishō Dönemi’nde Japon toplumunda Güney Asya Patlaması (Nanyō Būmu) (南洋ブーム) adında bir terim kullanılmaya başlanmıştır. Nanyō Būmu, Güney Asya’ya yönelik göçlerin hızla artmasını ya da Güney Asya’dan gelen kişilerin çoğalmasını değil, Güney Asya ile ilgili çıkan eserleri işaret etmiştir. Çünkü bu dönemde sadece kitaplar basılmamış, Taiyō (太陽), Jitsugyō no Nihon (実業之日本) gibi dönemin önde gelen dergileri de Nanyō ile ilgili özel sayılar çıkartmışlardır. Dönemin dergilerinin yanı sıra, gazetelerinde de Nanyō ile ilgili haberler yayımlanmıştır. Örneğin Japonya’nın en trajlı gazetelerinden olan Asahi gazetesi, 1915 yılının Temmuz ayından itibaren Nanyō Gahō (南洋画報) köşesi oluşturarak Nanyōchō’dan fotoğraflar yayınlamıştır. Gazetenin köşesinde özellikle Yap Adası’nda yaşayan yerli halkın yaşamları tanıtılmıştır.

Shōwa Dönemi’ne gelindiğinde ise yukarıda da belirttiğimiz gibi Japon hükümeti 1936 yılında Nanshinseisaku’yu resmi siyaseti olarak benimsediğini ilan ettiğinden, Nanyō ile ilgili eser sayısı oldukça artmış, 1300 adet kitap yayımlanmıştır. Dönemde özellikle Nanshin ile ilgili entelektüel anlamda bir patlama olmuştur. Şiir, günlük, hatıra, roman olmak üzere edebiyatın farklı alanlarında çok sayıda eser verilmiştir. Ayrıca savaş zamanında birçok yazar güneyi kaleme almak üzere hükümet tarafından gönderilmiştir. Örneğin Masuji Ibuse, Nakajima Kenzō, Kōtarō Jinbo, Nakamura Jihei, Terasaki Hiroshi gönderilen yazarlardan bazılarıdır. Gidenlerin içerisinde kadın yazarlar da vardır. Hayashi Fumiko, Sata Ineko, Yoshiya Nobuko gönderilen kadın yazarlardır. Bu yazarların içerisinde özellikle Hayashi Fumiko, proleterya edebiyatı üzerine Japonya’nın önemli kadın yazarlarındandır. Fumiko, Tayvan, Çin, Kore, Mançurya ve Hindiçin’e gitmiş, birçok sömürge durumunu yakından görmüştür. Hatta Nanking katliamından sonra Nanking’e giden ilk Japon kadındır. Nanyō’dan döndükten sonra yani savaştan sonra Ukigumo (浮雲) (1949) adlı eserini kaleme almıştır. Ayrıca bu dönemde ilk kez Nanshin ile ilgili manga yayımlanmıştır. Shimage Keizō tarafından Bōken Dankichi (冒険ダン吉) adlı manga 1933 yılında yayımlanmaya başlanmış ve Japonlar tarafından büyük ilgi görmüştür. Bu manganın özelliği, güneyi anlatmasıdır ve toplamda sadece dört sayıdan oluşmasıdır. 1933 – 1939 yılları arasında yayımlanan mangada Dankichi adlı bir çocuğun bir gün balık tutmaya gittiğinde uyuyakalması ve uyandıktan sonra kendini vahşi ormanda bulması ile yaşanan bir dizi komik olaylar anlatılır. Ancak yazar hiçbir zaman güneye gitmemiştir. Yazarı manga ile ilgili olarak şöyle ifade eder: “Bu manganın yayımlandığı zamanlar Japonya, Marshall, Caroline ve Mariana Adalarını kolonisi haline getirmişti. Dolayısıyla tam bu zamanlarda, bu manga da Japon halkına güneyi anlattığı için faaliyet alanı olarak çok uygundu.”

1930’lu yıllarda Nanyō, sadece edebi eserlerde değil, şarkılarda da işlenmiştir. Ishida Hitomatsu’nun Shūchō no Susume adlı parçası döneminde oldukça popüler olmuştur. Şarkının sözleri şu şekildedir: “Benim aşkım şefin kızı. Teni siyah olmasına rağmen, Güney Asya’nın güzeli olarak kabul edilir. Marshall Adalarında, Hindistan cevizi ağaçlarının gölgesinde çekici bir şekilde dans eder.” Bu şarkının Japon toplumunda Güney Asya imajının oluşmasında büyük etkisi olmuştur.

Japonya için Nanyō hammaddenin bol olduğu bereketli toprakları sembolize etmiştir. Entelektüel kesim için ise bu bölge; iklimin gayet elverişli ve yaşamı idame ettirmenin kolay olduğu, palmiye şarabına ve zümrüt yeşili gibi deniz suyuna sahip, sonsuz hayallerin gerçeğe dönüştüğü bir boyut olarak imgelenmiş, Japonya’nın ilerlemesi ve liderlik etmesi gereken, Tanrının Japonya’ya bahşettiği bir nimet olarak görülmüştür. Takekoshi Yosaburō’nun Nangokuki (南国記) (1910) adlı eserinde de belirttiği gibi Japonya’nın kaderinin ve köklerinin Nanyō’da olduğu vurgulanmıştır. Özellikle Taishō Dönemi entelektüelleri tarafından Nanyō, Japonların kasabası gibi ifade edilerek, Nanyō’ya ilerlemenin aslında Japonların geçmişteki mekânlarına geri dönmesi olarak görülmüştür. Ancak Japonya için Nanyō adlı bu rüya ve mekânın, 1945’teki yenilgiden sonra hatırlanmak istenilmeyen bir savaş ve işgal geçmişi olarak kaldığını söylemek mümkündür.

_________________________

Heian Dönemi’nden öncesi Japon tarihini anlatır. 40 ciltten oluşmaktadır.

Konron: Günümüzde Güneydoğu Asya’yı işaret eden kelime oldukça eski zamanlarda Nihonshoki’nin 24. cildinde Konron (崑崙) olarak ifade edilmiştir. Konron, günümüzdeki Güney Vietnam, Kamboçya, Tayland, Myanmar’ın Güney bölümü, Malay Yarımadası, Cava’yı kapsamaktadır. Bkz: Tadataka, 1991, s. 49-50. 

Burakumin, feoldal Japonya’da toplumun en alt kesiminde bulunan gruptu.

 

KAYNAKÇA

Hajime, Shimizu, “Kindai Nihon ni okeru Tōnan Ajiya Chiiki Gainen no Seiritsu 1 (近代日本における東南アジヤ地域概念の成立1)”, Ajia Keizai (アジア経済), C. 28, S. 6, Haziran 1987.

Hayase, Shinzō, “Japan and the Philippines”, Philippine Studies, C.47, S. 1, 1999.

Hayase, Shinzō, “Meijiki Nanshinron to Daitōakyōeiken (明治期南進論と大東亜共栄圏)”, Minami Taiheiyō Kaiiki Chōsa Kenkyū Hōkoku (南太平洋海域調査研究報告), 29, 1996.

Hayase, Shinzō, Firipin Kingendaishi naka no Nihonjin (フィリピン近現代史なかの日本人), Tokyo, Tokyo Daigaku Shuppan, 2012.

Itazawa, Takeo, Mukashi no Nanyō to Nihon (昔の南洋と日本), Tokyo, Rajioshinsho, 1940.

Kamiya, Tadataka, “Nanyō no Shinwa no Keisei (南洋神話の形成)”, Tōnan Ajiagaku (東南アジア学), C. 10, Tokyo, Kōbundō, 1991.

Kawanishi, Kōsuke, “Nanyō Kyōkai to Taishōki Nanshin no Tenkai (南洋協会と大正期南進の展開)”, Kioi Shigaku (紀尾井史学), 18, 1998.

Kleeman, Faye Yuan, Under an Imperial Sun Japanese Colonial Literature of Taiwan and the South, Hawaii Press, Honolulu, 2003.

Kōsuke, Kawanishi, Teikoku Nihon no Kakuchō to Hōkai (帝国日本の拡張と崩壊), Hosei Daihaku Shuppan, Tokyo, 2012.

Matsushima, Yasukatsu, Miuroneshia (ミクロネシア), Waseda Daigaku Shuppan, Tokyo, 2007.

Sano, Minoru, Nanyō Shotō Junkō-kifu Nanyō Jijō (南洋諸島巡行記  附・南洋事情), Japonya, 1913.

Shimage, Keizō, Bōken Dankichi (冒険ダン吉), Kodansha, Tokyo, 1934.

Shimazu, Hisayoshi, Nanyōki (南洋記), Shunyōdō, Japonya, 1915.

Tadataka, Kamiya, “Nanyō no Shinwa no Keisei (南洋神話の形成)”, Tōnan Ajiagaku (東南アジア学), C. 10, Kōbundō, Tokyo, 1991.

Takekoshi, Yosaburō, Nangokuki (南国記), Tokyo, Niyūsha, 1912.

Takumi, Nakamura, “Japanese Intellectual Engagement with Indonesia”, Waseda Studies in Social Sciences, Special Issue, 2014.

Tooru, Yano, Nihon no Nanshin to Tōnan Ajia (日本の南進と東南アジア), Nihon Keizai Shinbunsha, Tokyo, 1975.

Tooru, Yano, Tōnan Ajia Sekai no Ronri (東南アジア世界の論理), Chūōkōronsha, Tokyo, 1980.

Yasuto, Kajiwara, Tonan Yūki (図南遊記), Minyūsha, Tokyo, 1913.

Yohsiko, Morioka, Nanshin Dainihonshi (南進大日本史), Kinransha, Tokyo, 1944.

Yong, En, The Nanyō Kyōkai and Southeast Asia: 1915 – 1945, Yüksek Lisans Tezi, Singapore University, 2010.

 

*Selçuk Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi
 Japon Dili ve Edebiyatı Bölümü